Göz tansiyonu belirtileri? Göz tansiyonu, toplumda glokom veya karasu hastalığı olarak bilinen optik sinirin ilerleyici hasarı ile karakterize bir hastalıktır. Dünyada körlüğün en yaygın ikinci nedenidir. Hastalık özellikle ilk başlarda belirti vermeden ilerler.
Bu nedenle gelişen dünyada insanların %50’sinde glokom vardır; Daha az gelişmiş ülkelerde, bunların %90’ının hastalıklarının farkında olmadığını görüyoruz. Glokoma, hastalıkta “sinsi görsel hırsızlar” olarak adlandırılır, çünkü görme geri dönüşümü yoktur. Bu nedenle, glokomda erken tanı çok önemlidir. Uzman kadromuz ile erken teşhis için göz kontrollerinizi yaptırmayı unutmayınız.
Göz Tansiyonu Belirtileri Nasıl Ortaya Çıkar?
Göz tansiyonu belirtileri? Sinir lifleri, optik siniri oluşturmak için gözün arkasında toplanan görüntü hücrelerinin retinasının bir dişini sağlar. O zamandan beri, görüntü beyindeki Vizyon Merkezine taşınır ve görülebilir. Optik sinirin primer kısmındaki sinir liflerinin basınç veya beslenme sorunları nedeniyle ölmesi sonucunda optik sinirde ilerleyici ve geri dönüşü olmayan hasarlar gelişir ve glokom oluşur. Sinir lifi hasarı nedeniyle erken dönemde görme alanının çevresinde gölgeler oluşur.
Göz tansiyonu belirtileri? Kişi iki gözü de açık olduğu için bu küçük karanlık alanları algılayamaz. Kişinin görme alanının bozuk alanları çevrenin ötesine uzanır. Hastalığın ilerleyen evrelerinde merkezi görüşü sağlayan orta hat alanı etkilendiğinden, hastanın merkezi görüşü ancak son noktada azalır.
Bu nedenle, bu lezyon yavaş gelişir ve çok uzun bir süre, önemli bir ağrıya veya başka komplikasyonlara neden olmadığı için son ana kadar fark edilmeyebilir. Hasta asemptomatik, yani şikâyet etmiyor. Rutin muayenelerle muayene olmadıkça görme kaybı fark edilmez. Bu hasar geri döndürülemez. Bu nedenle erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Erken teşhis ve tedavi konusunda uzman ekibimiz ile yanınızdayız.
Göz Tansiyonu Genellikle Kimlerde Görülür?
5 yaş üstü, glokomlu ebeveyni veya kardeşi olan ve oküler hipertansiyonu olanlar risk altındadır. Ayrıca gözün ve korneanın yüksek dereceli rahatsızlıkları yani gözün şeffaf kısmı ince olan kişiler, göz travması geçirmiş kişiler, uzun süre kortizon ve yüksek tansiyon ilaçları kullanan kişiler, düşük tansiyonu olanlar, ağır solunum çalışması; Emaye, cila ve ahşap işçileri gibi çalışanlar da risk altındadır.
Glokom Tedavileri Nelerdir?
Tedavinin amacı, gözdeki sıvı üretimini azaltarak veya kanallardan sıvı çıkışını artırarak göz içi basıncını düşürmek; optik sinirinde gelişebilecek hasarı önlemeye çalışıyoruz. Tüm tedaviler sadece mevcut görme düzeyini ve görme alanını korumak için uygulamaktayız. Bu nedenle kaybedilen düzey ve görme alanı eski haline getirilemez.
Glokom tanısı konulan hastalarda tedavi duruma göre değişiklik gösterecektir. Önce hastaya ilaç verip genellikle damla şeklinde ilaç kullanılır ve hasta tarafımızca izlenir. Göz tansiyonunun istenilen seviyeye düşmemesi, hastanın ilacı düzenli kullanamaması veya ilacın yan etkilerinin olması durumunda lazer veya cerrahi tedavi uygulanır. Glokom, ömür boyu izleme ve tedavi gerektirir.
Göz Tansiyonunu Düşürme Ameliyatı Hangi Durumlarda Yapılır?
Glokom teşhisi; Bulunan yapısal ve işlevsel hasara göre üç seviyeye ayrılır: temel, orta ve ileri. İlaç moleküllerinin sayısı hastalığın şiddetine göre ayarlanır. Ancak ilaç tedavisine rağmen göz içi basıncının düşmediği durumlarda lazer tedavisi kullanılabilir. Ancak sıklıkla cerrahi tedavi gerekir.
Glokomun nedenine bağlı olarak farklı cerrahi yaklaşımlar kullanılmaktayız. Bu ameliyatların amacı; Göz içi basıncını artıran göz içi sıvısının göz dışına drenajını kolaylaştırmak amaçlanır. Glokomda kullanılan eski moda cerrahi yöntem gözün alınmasıdır. Bu yöntemde göz içi sıvısının kolayca göz dışına akabilmesi için bir kanal oluşturulur.
Glokom Vakalarının Yaklaşık %90’ını Oluşturan Açık Açılı Glokomun Semptomları Ve Cerrahi Yöntemleri Nelerdir?
Açık açılı glokom yaşlılıkta sık görülen bir durumdur. Yaşlanma ile birlikte göz içi sıvısının dışarı akışının azalmasına bağlı olarak gelişir. Ayrıca deride soyulma ve pigment birikimi gibi diğer bazı göz hastalıkları nedeniyle de drenaj kanalları tıkanabilir. Açık açılı glokomda göz içi basıncının giderek artması nedeniyle hasta ağrı hissetmez.
İlgili Link: Göz Alerjisi Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Zamanla yavaş yavaş artırın; Optik sinir ve görme alanında yavaş ilerleyen ve hasta tarafından fark edilmeyen değişikliklere neden olur. Merkezi görme bozukluğu hastalığın ileri evrelerinde hissedildiği için hastanın görme keskinliği azalmadan hasar devam eder.
Hücre ölümü geri döndürülemez. Optik sinir hücrelerinin daha fazla ölümünü önlemek için tedavi gereklidir. Açık açılı glokom tedavisi diğer glokom tiplerine benzer. Önce göz damlası ile medikal tedavi uygulanır. Hastalık kontrol altına alınamazsa lazer veya cerrahi müdahale uygulanacaktır.
Açı Kapanması Glokomunun Belirtileri Ve Cerrahi Yöntemleri Nelerdir?
Açı kapanması glokomu akut veya kronik olabilir. Akut glokom atakları çok kısa sürede başlar. GİB, birkaç saat içinde normalin 5060 mmHg üzerinde değerlere ulaşır. Akut glokomun aniden başlaması nedeniyle hastada migren, göz ağrısı, bulanık görme, ışık çevresinde renkli halkalar, bulantı ve kusma gibi belirtiler görülür.
İlgili Link: Göz Kuruluğu Nedenleri
Medikal tedavi sırasında hastanın göz içi basıncı hemen düşürülmelidir. Acil müdahaleden sonra bu krizin nedenine yönelik tedavi uygulanmalıdır. Göz en hassas organlarımızdandır. Gerekli tüm kontrol ve tedaviler için firmamızı tercih edebilirsiniz. Uzman kadromuz ile göze dair tüm tedavileri uygulamaktayız.